Bir iş yeri düşünün, kimsenin birbirini kontrol etme ihtiyacı olmadığı, ve herkesin 'O, zaten ne yapması gerektiğini bilir.

Kendi alanınızda zirvede olmak ve orayı korumak için ne yapıyorsunuz? Ağrı Dağı'nın Eteğinde mi, Yoksa Zirvesinde mi Olmak İstersiniz?

Hayatta bazı şeyler vardır. Kanıtlayamazsınız, sizi kendine doğru çeker. Ve sizi kendinden uzaklaştırmak için elinden geleni yapar. Elle tutulur birşey değildir, ama merak etmeyin 'aklınızdan şüphe etmeyin.' gerçektir. İzafiyet Teorisiyle Einstein'ın kanıtladığı ve kontrol almayı başardığı birşeydir. Size de yardımcı olmamızı isterseniz, bekleriz efendim. Enerji öyle birşeydir ki, pozitif tarafla beslendiğinde 'çiçek' açtırır, negatif taraftan baktırdığında, yok eder. Biz sizin 'var olmanıza' yardımcı olmak isteriz.

Hani bazen, bir şey hissedersiniz ve kanıtlayamazsınız. Gördüğünüz, duyduğunuz, hissettiğiniz şey ile; gösterilmeye çalışılan ve sunulan şey birbirinden farklıdır. Ve şüphe etmeye başlarsınız, emin olamazsınız.

'Hayattaki en kıymetli şey nedir?' diye sorulsa, cevabınız ne olur? Söylediği şeyi, yerinde ve zamanında yapan insan? Ya da davranış şekliyle, söylediklerinin 'bir' olduğu insan, ya da neden ve niçin bağı kurarak, yapılan her şeyin açıklaması, mantık çerçevesinde yapabilen insan, olabilir mi?

Yaptığımız İŞ, bizim Kimliğimizse, Kimliğinizle ilgili her türlü riski ve açığı nasıl ortadan kaldıracağınızı öğrenmek ister misiniz?

Hababam sınıfında var olan, haylaz çocukları ve onları anne şefkatiyle, sevgiyle anlamaya çalışarak, sorumluluklarını yerine getirmediklerinde korumaya çalışan, Adile Teyze'yi hatırlar mısınız?

Hangisi Sizi Daha Çok, Kendine Doğru Çeker? Ses Tonu? Anlaşılır, Anlayan İfade? Birazdan gözlerinizi kapatacaksınız ve gözleriniz kapalıyken birkaç farklı ses duyacaksınız.

Öyle bir iş seç ki, İş gibi gelmesin. demiş Konfücyus. İlerde ne olmak istiyorsun diye sorulduğunda da, Lewin; Mutlu olmak istiyorum, demiş. Yaptığınız işin, iş gibi gelmemesi, hem mutlu, hem de geleceğinizi garanti altına alarak...